Ulaştırma

Ulaşım, Türkiye’nin toplam nihai enerji talebinin yaklaşık dörtte birini teşkil etmektedir. Ulaşım sektörü, tarım sektörü ile beraber, en düşük toplam enerji talebine sahip sektördür. Ancak, karbon emisyonlarına bakıldığında ise, elektrik sektöründen sonra, en yüksek emisyonlu ikinci sektör konumundadır. Bunun nedeni ulaşım sektörünün ağırlıklı olarak, talebin %99’unu karşılayan, petrol ürünlerine dayalı bir enerji karmasına sahip olmasıdır.

Ulaşım sektörü enerji talebi çok çeşitli yolcu ve yük taşımacılığı yöntemleriyle ilişkilidir. Yolcu araçları en yaygın ulaşım aracıdır. Ancak, Türkiye’de her bin kişiden 130’u yolcu aracı sahibiyken, OECD ve Avrupa Birliği’nde bu oran her bin kişiden 500’ünün üzerindedir, ve bu da Türkiye’de bu oranın önümüzdeki yıllarda artma potansiyeline işaret etmektedir. Havayolu yolcu taşımacılığı da hızla büyümektedir. Otobüsler ve minibüsler ise yaygın olarak kullanılan yolcu taşıma araçlarıdır. Yük taşımacılığı ise Türkiye’de genelde kamyonlarla yapılmaktadır. Diğer ülkelerin aksine, Türkiye’de demiryolu ya da yurt içi denizyolu ulaşımı daha az kullanılmaktadır.

Ulaşım sektöründe enerji dönüşümü, sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen likit ve gaz biyoyakıtların kullanımının arttırılması ve elektrikli yolcu araçları, otobüs, kamyon ve trenlerle sağlanabilir.