Mesken ve binalarda kullanılan enerjinin büyük kısmı, ısıtma, kullanım suyu ısıtma ve yemek pişirmek amacıyla kullanılmaktadır. Isıtma ve soğutma sektöründe enerji kullanımı, Türkiye’de de önemli yer tutmaktadır. Bügün, Türkiye’de kullanılan toplam enerjinin yüzde 60’a yakını, imalat sektöründe, sıcak su, buhar veya doğrudan ısı enerjisi kullanımı şeklinde ısıtma ve soğutma amacıyla tüketilmektedi. Aynı şekilde, meskenlerdeki tüketim ile de birlikte ısıtma ve soğutma sektörü, Türkiye’de, bugün toplam kullanılan enerjinin yüzde 70’ten fazlasından sorumludur.
Bu enerji talebini azaltmak ve daha fazla yenilenebilir enerji kaynağı kullanarak enerji arzını çeşitlendirmek konusunda henüz kullanılmayan bir potansiyel mevcuttur. Günümüzde, binalar ve sanayi birlikte Türkiye’nin toplan nihai enerji tüketiminin dörtte üçünden fazlasını teşkil etmektedir.
Türkiye‘deki hızlı kentleşme yılda ortalama %2 oranındadır ve dolayısıyla var olan binalara yenileri eklenecektir. 2,4 milyar metrekarelik mevcut konut zemin alanının, 2050 yılına kadar 4 milyar metrekareye çıkması beklenmektedir ve bu da enerji verimliliği önlemleri alınması ve yenilenebilir enerji teknolojilerinin entegrasyonu için önemli fırsatlar sunmaktadır.
Türkiye, çelik ve çimento gibi yığın malzeme üreten ağır sanayi kapasitesi yüksek olan bir ülkedir. Çeşitli demir ve çelik ürünleri üreten 32 fabrikasıyla Türkiye, dünyanın en büyük sekizinci demir çelik üreticisi ve onuncu en büyük demir çelik ithalatçısıdır. Türkiye, 70’e yakın çimento fabrikasında yılda yaklaşık 80 milyon ton çimento üretmektedir ve dünyanın en büyük dördüncü çimento üreticisi konumundadır. Türkiye’de çok sayıda gıda, içecek, tekstil ve makine ve ekipman imalat fabrikası da bulunmaktadır. Sektörün bir numaralı stratejisi, Türkiye’nin sanayileşme seviyesi yükselirken hızla artan talebi düşürmek için, iyileştirmeler ve enerji teknolojileri örnek uygulamalarının sunduğu fırsatları kullanılmalıdır.